Bina modernizasyonunda enerji tasarrufu sağlayan ısı pompaları

“Estimating the Seasonal Performance and Electricity Consumption of Retrofitted Heat Pumps” başlığıyla ResearchGate’de yayımlanan çalışmada, ısı pompalarının verimliliği, yıllık performans katsayısı (COP) değerleri ve enerji tüketimi detaylı olarak analiz edildi.

Araştırma, özellikle soğuk iklimlerde bile yüksek performans sağlayabilen bu sistemlerin, fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltarak enerji dönüşümünde önemli bir rol üstlendiğini gösteriyor. Ayrıca, ısı pompalarının bina modernizasyonlarına uygun maliyetli bir çözüm sunduğu da vurgulanıyor.

Çalışmada, ısı pompalarının doğru tasarım ve kullanım ile enerji tasarrufu potansiyelinin en üst düzeye çıkarılabileceği belirtiliyor. Bu teknolojiler, sürdürülebilir enerji politikalarının hayata geçirilmesinde kritik bir araç olarak tanımlanıyor.

Çalışmada ısı pompalarının yıllık performans katsayısı (COP) değerleri yüzde 3-8 arasında iyileştirilirken,
elektrik tüketimindeki azalma, mevcut fosil yakıtlı sistemlere kıyasla yüzde 15’e kadar ulaşıyor. Ayrıca soğuk iklimlerde bile enerji verimliliğinin yüzde 5’ten fazla arttığı gözlemleniyor. Araştırma, retrofit ısı pompalarının modernizasyon projelerinde hem ekonomik hem de çevresel fayda sağlayabileceğini vurguluyor.

Euronews’in haberine göre, Londra’daki 1913 tarihli, 5. George döneminden kalma bir site, ısı pompalarının eski binalara, miraslarını bozmadan nasıl entegre edilebileceğine dair mükemmel bir örnek teşkil ediyor.

Geleneksel kazanlar gibi, ısı pompaları da her daireye yerleştirilebilecek kadar kompakt boyutlara sahip. Fosil gaz yerine, yenilenebilir ısı enerjisi, binanın zeminine açılan 27 sondaj kuyusuyla yer altından temin ediliyor. Hava kaynaklı ısı pompaları, genellikle bir iç ve dış üniteyi kapsarken, ağ bağlantılı ısı pompaları kırmızı tuğla dış cepheyi etkilemeden ya da değerli dış alanı kullanmadan çalışabiliyor.

Bu, kentsel sitenin geçmişteki kömürlü şöminelerden gazlı sistemlere, şimdiyse düşük karbonlu ısı pompalarına geçişinin ‘üçüncü ısıtma dönemi’ni simgeliyor.