Yunanistan’ın ilk ulusal hidrojen yasası yürürlüğe girdi

Yunanistan, hidrojen enerjisi alanında kritik bir dönüm noktasına ulaştı. 4 Temmuz 2025’te yayımlanan 5215/2025 sayılı yasa (Resmi Gazete A’ 116/2025), ülkede yenilenebilir ve düşük karbonlu hidrojenin üretimi, taşınması, depolanması ve ticarileştirilmesine yönelik ilk özel yasal çerçeveyi oluşturdu. Yasa, hem Yunan ekonomisinin karbonsuzlaşma hedefleri hem de Avrupa Birliği’nin (AB) Yeşil Mutabakatı ve Hidrojen Stratejisi ile uyum açısından tarihi bir adım olarak değerlendiriliyor.

Yeni düzenleme, AB’nin 2024/1788 sayılı Direktifi ile 2023/1184 sayılı Tüzüğü’nün unsurlarını ulusal hukuka dahil ederek, yenilenebilir hidrojenin sertifikasyonu için sıkı kriterler getiriyor. Buna göre hidrojenin “yenilenebilir” sayılabilmesi için elektrik kaynağı, üretim zamanı ve coğrafi konum arasında doğrudan ilişki kurulması şart koşuluyor. Sertifikasyon süreci, Yunanistan’ın Yenilenebilir Enerji Kaynakları ve Garantiler Kurumu (DAPEEP) üzerinden yürütülüyor.

Hidrojen üretim lisansı zorunlu

Hidrojen üreticileri için ilk adım, Hidrojen Üretici Sertifikası (HPC) almak olacak. RAAEY tarafından verilen bu sertifika 25 yıllığına geçerli olacak ve dijital ortamda başvurulabilecek. Lisans alan projelerin çevre izinleri ve şebeke bağlantı süreçlerini tamamlaması için belirli süre sınırları getirildi. Ortalama olarak bir projenin inşaata hazır hale gelmesinin 24-36 ay sürmesi öngörülüyor.

Yasa, ayrıca “Coğrafi Olarak Sınırlandırılmış Hidrojen Ağları” (GCHN) adıyla yeni bir altyapı modeli tanımlıyor. Bu ağlar, özellikle sanayi bölgelerinde belirli kullanıcı gruplarına hizmet edecek ve ulusal şebekeden bağımsız çalışacak. Bölgesel karbonsuzlaştırma hedeflerine katkı sağlayacak bu ağların devlet desteğine erişimi kolaylaştırılacak.

Menşe garantisi ve yatırım teşvikleri

Yeni sistemin en dikkat çekici unsurlarından biri de hidrojen için ulusal düzeyde Menşe Garantisi (GoO) uygulamasının hayata geçirilmesi. Bu sayede üreticiler, hidrojenin kaynağını ve karbon yoğunluğunu belgelendirerek AB standartlarında ticaret yapabilecek. Ayrıca yasa, AB’nin Temiz Endüstriyel Anlaşma çerçevesi uyarınca yatırım ve işletme sübvansiyonları için de yasal altyapı sağlıyor.

Temel lisanslama kuralları yürürlüğe girmiş olsa da, önümüzdeki aylarda teknik standartlar, tarife yapıları ve ağ erişim koşullarını düzenleyecek ikincil mevzuatın yayımlanması bekleniyor. Bu süreçte yatırımcılar ve geliştiricilerin sertifikasyon gerekliliklerine hazırlanması ve yeni teşvik mekanizmalarını yakından takip etmesi öneriliyor.