Bakan Yusuf Tekin’den 12 yıllık zorunlu eğitim açıklaması: Şikayetler geliyor

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, CNN Türk’te yayınlanan bir programa konuk oldu. Burada önemli açıklamalarda bulunan Bakan Tekin, öğrencilerin okula kaydı sırasında zorla bağış isteme durumuyla karşılaşılması durumunda “Bize şikâyet edin.” dedi.

“Özel okulların kitap dayatmasının cezası okul kapatmaya kadar gider”

Okullarda Bakanlığın dağıttığı kitaplar haricinde bir materyalin zorla aldırılması durumunda bunun cezasının okul kapatmaya kadar gidebileceğine dikkat çeken Bakan Tekin, “Özel okullarda devletin verdiği ders kitabının adıyla başka bir kitap satamazlar.” ifadelerini kullandı. 12 yıllık zorunlu eğitimin uzun olduğuna da vurgu yapan Milli Eğitim Bakanı, “Toplumun büyük bir kesimi 12 yıllık eğitimin yüksek olduğunu ve tartışılması gerektiğini ifade ediyor. Benim görüşüm de öyle.” dedi. Bakan Tekin ayrıca öğretmen ataması mülakatlarında kendilerine haksızlık yapıldığını düşünen adayların itiraz etmesi gerektiğini bildirdi.

Bakan Tekin’in açıklamaları şu şekilde:

İçinde bulunduğumuz kamu sektörünün farklı bir hizmet olduğunun farkındayım. Biz bu sektörde çalışırken ülkemizin ihtiyaçlarını karşılamaya çaba harcıyoruz. Nezaket ve demokratik olgunluk içerisindeki sorulan bütün soruları cevaplıyoruz.

“Para isterlerse bize şikâyet edin” 

Göreve başladığımız günden beri öğretmen arkadaşlarımızla attığımız her adımı istişare etmek. Ve bu istişareleri genelgeye dönüştürüp öğretmenlerle paylaşıyoruz.

İlk okula başlayan öğrenciyi herhangi bir talebi olmaksızın evine en yakın okula kaydını otomatik yapıyoruz. Ortaokula gidecek çocuklara da bu kaydı yapıyoruz.

Lise de ise sınavla giren arkadaşlar başvurusunu yapıyor ve sınavla okuluna kaydoluyor. Sınavla girmeyen arkadaşlara da adrese dayalı olarak en yakın okula kaydını yapıyoruz.

Okul idaresine gittiği zaman velimiz, zaten kaydınız orada. Sizden orada bir kişinin zoraki bağış istemesinin mantıklı bir açıklaması yok. Çocuk zaten kayıtlı. Sizden para isterlerse bize şikâyet edin.

Okul müdürlüklerinin bir hesabı yok okul aile birliklerinin banka hesapları var.

Veliler okula katkıda bulunmak isteyebilir bunu da sınırlandıramayız.

“Kitapları zorunluluğunda okul kapatmaya kadar cezası var”

Özel okula çocuğunu gönderen velilerden şunu istirham ediyorum. Bizim ders kitaplarının kullanılmasını lütfen istirham etsinler. Özel okullar da bizim ders kitaplarının kullanılıp kullanılmamasını denetleyecek. Okul kapatmaya kadar cezası var.

Veliler liselere geçiş ve üniversiteye geçişe çocukları iyi hazırlansın istiyorlarsa mutlaka bizim kitapları kullanmalı.

Özel okullarda devletin verdiği ders kitabının adıyla başka bir kitap satamazlar. Bu yönetmeliğe aykırıdır. Bunu zorunlu olarak satan özel okullara gereğini yine yaparız.

Özel okul eğitim ücretlerini denetleyebiliyoruz. Kırtasiye, kıyafet ve yemek… Bu işlemleri veliler bankalar üzerinden yaparsa bu konularda fahiş fiyat olup olmadığını denetleyebiliriz.

Servisler konusunda şikayetler arttı. Ama biz fiyat belirleme konusunda yetkili değiliz. Belediyelerin domine ettiği UKOME servis ücretlerini belirliyor.

Ekonomik durumdan bağımsız olarak bütün çocuklarımızı evine en yakın devlet okulu ile ilişkilendiriyoruz. Çocuğumuzu özel okula göndermek bir tercih. Hiçbir okulu özel okula göndermeye mecbur bırakmıyoruz. Yüzde 7’si özel okula gidiyor. Bu çok düşük. 100 öğrenciden 92 tanesi devlet okuluna gidiyor. 6-7’si özel okula gidiyor.

Türkiye’de 12 bin özel okul var. Özel okullarımızın yarısı 400 bin TL’nin altında ücretle hizmet veriyorlar. Kamuoyunda ise “1 milyon TL üzeri eğitim ücreti alıyorlar” deniliyor. Sadece 82 okul 1 milyon TL üzerinde eğitim alıyor.  

600 bin TL ile 1 milyon TL arasında ücret olan okul sayısı 682.

Veliye diyorum ki “Sevgili kardeşim sen çocuğunu özel okula göndermek zorunda değilsin. Ücretlerin çoğu 600 bin TL altında”. Veli diyor ki “Hayır ben çocuğumu pahalı okullara göndermek istiyorum ama 1 milyon TL de ödemek istemiyorum”.

Sürücü ehliyetleri ile ilgili uluslararası standartları yakaladık.

Trafik konusunda hassasiyeti olan Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı’ya teşekkür ediyorum. Beraber proje yürütüyoruz.

“12 yıllık eğitim bence de uzun”

LGS konusu kurultayı iptal edilen partinin gündemi değiştirme çabasıydı. Bizim açımızdan konu kapandı. Keşke ana muhalefet partisi çocuklar üzerinden siyaset yapmasa.

Kesintisiz eğitim dayatması 4+4+4 ile ortadan kalktı. Ortalama okullaşma seviyesi OECD ortalamasının üzerine çıktı.

Gittiğimiz her yerde 12 yıllık eğitimin yüksek olduğu şikayetleri bize geldi. Toplumun büyük bir kesimi 12 yıllık eğitimin yüksek olduğunu ve tartışılması gerektiğini ifade ediyor. Benim görüşüm de öyle. Artık çocuklar bilgiye çok daha hızlı ve farklı şekilde erişebiliyorlar. Bu tartışma sadece bizde değil dünyanın her yerinde yapılıyor.

Kız çocuklarının eğitime katılmasında yüzde 98’e kadar çıktı. Sadece kız çocuk değil bütün çocuklar eğitime başlasın diyoruz. Kız çocuklarımız için tüm tedbirleri alıyoruz. Bizi toplum farklı eleştiriyor. Ancak orta öğretimde çocuğunu karma eğitime vermek istemeyenler için seçenekler sunuyoruz.

Okul müdürleri ve yardımcılarının eğitimi ve göreve başlamasını milli eğitim akademileri üzerinden yapıyoruz.

Bu yıl son mülakatları yaptık mülakatlar bitti.

Mülakatlara itiraz eden kişilere tavsiyem hemen itiraz dilekçesi versinler.

“Bana haksızlık yapıldı” diyen arkadaşımız itiraz etsin. Kamera kayıtlarını izleyelim.

Bütün öğretmen arkadaşlarımızın istediği okulda çalışmasını arzu ederim. Ancak bu pek bu mümkün değil. Ayrıca 100’lerce km ötedeki okullarda da öğretmenlerin çalışması lazım.”

 

 

 

Kaynak: Dünya Gazetesi

Başa dön tuşu