Disiplinlerarası yenilikler güneş panellerini ucuzlatıyor

Yeni bir Massachusetts Institute of Technology (MIT) çalışması, bu düşüşün ardındaki yenilikleri ayrıntılı bir şekilde inceledi ve asıl etkenin sadece teknoloji değil, farklı sektörlerden gelen bilgi birikiminin bir araya gelmesi olduğunu ortaya koydu.

Araştırmada kullanılan modelleme yöntemi; yarı iletken üretimi, metalurji, cam imalatı, petrol ve gaz sondajı, inşaat süreçleri ve hatta hukuk gibi güneş enerjisi dışında gelişen alanlardaki gelişmelerin katkı sağladığını gösteriyor.

MIT’in Veri, Sistemler ve Toplum Enstitüsü’nden Prof. Jessika Trancik, “Maliyet düşüşünün ne kadar karmaşık bir süreç olduğunu gösteriyor; temel düzeydeki bilimsel ve mühendislik ilerlemeleri, bu maliyet avantajının merkezinde yer alıyor.” diyor.

Araştırmacılar, geçmişte geliştirdikleri matematiksel maliyet modellerini kullanarak bu alandaki araştırmaları derinleştirdi. Bu kez, PV modülleri ve sistemleri üzerindeki bilimsel adımların etkilerini daha ayrıntılı analiz ettiler. İncelemeleri sonucunda, antireflektif kaplama teknolojilerinden tam çevrimiçi ruhsat sistemlerine kadar 1970’ten bu yana maliyeti etkileyen 81 farklı yenilik tespit edildi.

Model, “modül” ve “sistemdeki denge maliyetleri” (BOS) olarak bilinen, montaj sistemleri, inverter, kablolama gibi bileşenlerin etkisini ayrı ayrı analiz etti. BOS parçaları üzerinde özellikle yazılım mühendisliği ve enerji dağıtım sistemlerindeki gelişmelerin etkili olduğu görüldü. Örneğin, 1980’lerde yaygınlaşan “tel testere” (wire sawing) teknolojisinin güneş enerjisi sistemlerinde watt başına yaklaşık 5 dolar maliyet düşüşü sağladığı hesaplandı.

Bu geriye dönük analiz, gelecekteki stratejilere ışık tutuyor; hangi yeniliklerin etkili olduğunu gösterdikçe, benzer yaklaşımlar öne çıkarılabiliyor. Araştırmacılar önümüzdeki dönemde bu yöntemi diğer yenilenebilir enerji sistemlerine de uygulamayı ve özellikle “yazılım/tasarım” gibi yumuşak teknolojilerin (soft technologies) ekonomiye etkisini araştırmayı hedefliyor.